Egzama
( Dermatit )

Egzama Nedir ?

Egzama, çeşitli nedenlerle ortaya çıkan ve deride kızarıklık, şişme, veziküller, kaşıntı gibi belirtilerle görülen daha çok psikolojik nedenlerden ortaya çıkan bir deri hastalığıdır. Tehlikeli sayılabilecek ağır bir hastalık değildir ama rahatsızlık verebilir. Egzamanın toplumdaki yaygınlığı oldukça yüksektir ve pek çok alt türü bulunur.

Yaygınlığına rağmen egzamanın sebepleri ve kesin tedavisi ile ilgili tıp dünyasının bugüne kadar verdiği net bir cevap bulunmamaktadır. Egzamanın daha çok kalıtsal olduğu düşünülmektedir ve hastaların çoğunda ortak belirtiler gözlenir. Bu nedenle hastalığın belirtilerinin iyi bilinmesi erken teşhis ve daha iyi tedavi başarısı için önem arzetmektedir. Kesin tedavisi bulunmamasına rağmen hastaların hekimin önerdiği uyarı ve önlemlere uyması Egzamadan kaynaklanan sorunun ağırlaşmasını azaltmaktadır.

Egzama enflamatuar (iltihabi) bir cilt hastalığıdır. Derinin üst tabakasının fizyolojik fonksiyonunun hasara uğraması sonucu ortaya çıkar. Sık rastlanan ve farklı türleri olan egzama, özellikle yağlı cilde sahip kişilerde daha fazla görülür. Yeni doğan bebeklerin kafasında oluşan egzamaya konak denir.

Egzamanın başlıca belirtileri; şiddetli kaşıntı, cildin pul pul olması, cilt kızarıklığı, su toplayan kabarcıklar, kabuklu yaralar ve cilt üzerinde derin çatlaklardır. Egzamanın kronik hali, kaşıntılı döküntü şeklinde kendini gösterir. Egzamalı bölgenin kaşınmasıyla birlikte çabukça çatlayan kalın deriler oluşmaya başlar. Akut egzama durumunda ise, deride, sıvı dolu kabarcıklarla birlikte, kızarıklık, şişkinlik ve kaşıntı en yaygın belirtilerdir.

Egzama bulunan hastalarda vücudun savunma mekanizması enfeksiyonlara karşı güçsüzdür, bu sebeple enfeksiyonlardan ve mantar hastalıklarından dolayı kolayca iltihaplanma oluşabilir.

Egzama Kimlerde Daha Fazla Görülür ?

Egzama son derece yaygın bir hastalıktır. Ergenlikte ve 20-50 yaş arasında daha sık olmakla birlikte her yaşta görülebilir. Egzama, obsesif (saplantılı) kişilik yapısına sahip kişilerde, yağlı cilde sahip kişilerde ve alerjiye yatkınlığı olan kişilerde daha sık görülür.

Temizlik ürünleriyle çok fazla temas edenlerde ve mesleki olarak allerjen maddelerle daha sık karşılaşanlarda görülme ihtimali daha fazladır. Aşırı duyarlılık ya da alerjik reaksiyon eğilimini anne-babalarından kalıtım yoluyla almış olanlarda egzama ortaya çıkabilir.

Egzama Vücutta Nerelerde Oluşur ?

Vücudun herhangi bir yerinde görülebilmekle birlikte en sık saçlı deri ense sınırında, sırtta kürek kemiklerinin üzerindeki deride ve bacaklarda ortaya çıkar. Özellikle kullanılan elin ulaşabildiği deri alanlarında, akşamları artan kaşıntı ile kendini gösterir. Hastalık bazen makat bölgesini de tutabilir ve şiddetli dayanılmaz kaşıntıya yol açabilir.

Egzama Çeşitleri Nelerdir ?

Egzama Neden Olur ?
Egzama Nedenleri Nelerdir ?

Egzama Nasıl Geçer ?
Egzama Nasıl Tedavi Edilir ?

Egzama tehlikeli sayılabilecek ağır bir hastalık değildir; ama rahatsızlık verebilir. Egzamalıların rahat etmek için almaları gereken önlemlerin başında yarayı kaşımamak gelir. Egzamalı bebeklerin ellerine pamuklu kumaşlardan dikilmiş parmaksız eldivenler geçirilerek egzamalı yerlerini kaşımaları önlenebilir. Egzamalı kişilerin uçuk hastalığı olanlardan özellikle uzak durmaları gerekir. Egzamalı deri, uçuk virüsü olan herpes simplekse karşı dirençsizdir; virüs alınırsa enfeksiyon yayılabilir. Egzamalıların çiçek aşısı da olmamaları gerekir. Normal insanlara hiçbir zarar vermeyen bu aşı, egzamalı bir çocukta, ölümcül olabilen ateşli bir hastalık yapabilir.

Egzamalı ya da egzama geçirmiş insanların derileri çok hassastır. Bu nedenle tahriş edici maddelerden sakınmalıdırlar. Bu tür maddelerle çalışmak zorunda kalanlar lastik eldiven ve yüz maskesi gibi basit önlemlerle korunmalı; genç insanlar meslek seçerken yağlar, boya maddeleri ve şampuan gibi malzemelerle çalışmak zorunda kalacakları meslekleri seçmemelidirler. Egzamanın nedeni olan alerji yapıcı madde bulunabilirse, hastanın o madden korunması yeterlidir. Egzamalı bir bebeğe, inek sütü veriliyorsa, inek sütünü kesip ya anne sütü verilmeli ya da keçi sütü (inek sütüne göre daha az alerjiye yol açtığı saptanmıştır) ve özel süttozu gibi bir besinle beslenmelidir.

Nedeni bulunamayan çocuk egzamalarında ise çocuğun giysilerinde yünlü kumaş kullanmamak, derisi kurumaya yatkınsa çok sık yıkamaktan kaçınmak, enfeksiyonları önlemek için hem kendini hem de çevresinin temizliğine özen göstermek ve özel sabun kullanmak yararlı olur.

Egzama tedavisinde yararlanılabilecek birçok ilaç vardır. Çinko bileşimleri ve kortizonlu deri merhemleri egzamalı yerlere doktor önerisine göre sürülür; ancak bu merhemler deriyi tahriş edeceği için uzun süre kullanılmamalıdırlar. Ayrıca antihistaminik merhemlerle kaşıntıyı azaltmak, üreli merhemlerle derinin su içeriğini artırarak egzamanın deriyi kurutup çatlatmasını önlemek deriyi kurutup çatlatmasını önlemek, astım tedavisinde kullanılan "sodyumkromoglikat" adlı maddeyi içeren ilacın alınmasıyla alerjiyi önlemek olanaklıdır. Egzamalı insanların kaşınmamaları neredeyse olanaksız olduğundan, tırnaklarını kısa, temiz ve bakımlı tutmaları, zararı biraz da olsa azaltır. Egzama hastane tedavisi gerektirecek kadar ağır bir hastalık değildir ama evinde yeterli bakım göremeyecek hastaların hastaneye yatmaları yararlı olabilir.

Egzamalı çocukların yüzde 50'si altı yaşına gelmeden, yüzde 90'i ise ergenliğe ulaştıklarında egzamadan kurtulurlar. Ne var ki, öteki alerjik hastalıklar gibi egzama da, iyileşmesinden yıllar sonra hiç beklenmedik bir zamanda yineleyebilir. Duygusal sorunlar, sitres ve sıkıntı egzamanın yinelenmesine neden olabilir. Egzamalıların hastalıklarının fazla önemsenmesi, egzamalı çocuğun üstüne çok düşülmesi, stres yaratarak hastalığı büsbütün ağırlaştırabilmektedir. Günümüzde egzama tam olarak tedavi edilmemekle birlikte, rahatlatılabilmekte ve denetim altına alınabilmektedir. En iyisi, fazla önemsemeyerek, hastalığın getirebileceği duygusal sıkıntılardan korunmaktır.

Atopik deri ve mukozaların çevresel maddelere karşı ailesel aşırı duyarlılıkları ile birlikte artmış Ig E üretimidir. Atopik hastalıkların ortak özelliği ailesel oluşlarıdır.IgE üretim artışı diğer ortak özelliklerinden biri olup, Atopik egzama tablosu deri bulgularının ön planda olduğu tipidir.

Hastalar çoğu kez ailede alerjik astım, saman nezlesi gibi diğer atopik hastalıklardan da söz ederler.

Atopik egzamanın klinik bulguları hastanın yaşam boyunca herhangi bir zamanda alevlenme göstermekle birlikte genellikle ilk bulgular bebelik çağında ortaya çıkar.

Kuru deri yüzde solukluk, avuç içi, ayak tabanındaki çizgilerin çok yoğun oluşu, göz altı morluğu ve çizgilenmeleri, düşük saç çizgisi, parlak tırnaklar dudak kenarında çatlaklar, boyunda katlantılar, deri renk değişiklikleri, tekrar eden kaşıntılar tabloya eşlik eder. Çeşitli deri bulgularının birkaçının bir arada bulunması atopik ekzama düşündürmelidir.

Klinik tablo bahar aylarında çayır ve ağaç polenleri nedeniyle alevlenme göstermektedir.

Tedavide deri nemlendiricileri antihistanimikler, lokal kortizonlu kremler, nemlendirici banyolar sık kullanılır.

Fototerapi ve Balneofototerapiler son yıllarda tedavide sıklıklar kullanılmaya başlanmıştır.

Mayasıl diye bilinen egzama, derinin sulanması ile meydana gelen bir iltihaptır. Tıp dilinde; Erythema pernio denir. Kaşıntı ve kızartı ile ortaya çıkar. nedeni; ruhsal olabileceği gibi alerjik tepkiler veya deriyi tahriş eden maddeler de olabilir. Bazı kimselerde de ırsidir. Vücudun hemen hemen her yerinde görülebilir ve bulundukları yere göre isimlendirilirler.

Tedavinin ilk prensibi; üzülmemek ve egzamalı yerleri kaşımamaktır. Ayrıca, su ve sabunlu sudan olduğu kadar uzak kalmak da gerekir. Su yerine permanganatlı su ve rivanollu su kullanılır. Perhiz yapılır. Acılı, baharatlı ve yağlı yenmez.

Egzama için kullanılacak doğru isim atopik egzamadır. Egzama kronik (uzun süren ve tekrarlayan), iltihaplı bir deri hastalığıdır ve atopik (genetik yatkınlığın olduğu aşın duyarlılık ya da alerjik reaksiyon) kişilerde görülür. Çocukların %15 kadarında egzama gelişir ve bunların %50'den fazlasında astım, %75'inde ise saman nezlesi gelişir.

Egzama sıklıkla, aşırı duyarlılık ya da alerjik reaksiyon eğilimini annebabalarından kalıtım yoluyla almış çocuklarda ortaya çıkar (atopi). Bir takım faktörler egzama gelişme olasılığını artırabilir. Yaşamın erken evresinde yumurta, inek sütü, ev hayvanı kepeği ve ev tozu akarı gibi bazı alerjenlerle karşılaşmış olmak, riski artırabilir. Egzamalılanın en az %80'inde alerji testi bir ya da daha fazla alerjene karşı pozitif olabilir.

Egzama, genellikle beş yaşından önce başlar ve zamanla düzelme eğilimi gösterse de, etkilenen çocukların %25'inde erişkin çağda da devam eder.

Bebeklerde - bütün vücut, popo ve kasıklar hariç
Çocuklarda - boyun, ayak bilekleri, kol ve bacaklar

Egzama deri üzerinde su toplamış gibi görünen kaşıntılı, kırmızı, kabartılı lezyonların oluşmasına neden olur. Kaşıma sonucu bunların üstü genellikle açık ve suludur. Giderek deri kalınlaşır ve pullanır. Lezyonların yeri yaşla değişir. Bebekler ve çocuklarda en sık yüz, kol ve bacakların dışa bakan tarafları ve dizler etkilenir; daha büyük yaştaki çocuklarda ve erişkinlerde boyun, ayak bilekleri ve dizlerin iç tarafı daha sık etkilenir. Sürekli kaşıma deri renginde yama şeklinde, daha açık ya da daha koyu renkte görünen değişikliklere yol açabilir. Ayrıca, etkilenen bölgelerde kronik enfeksiyonlar da sıklıkla gelişebilir. Deri lezyonları, kötüleşmenin ardından semptomların geçtiği dönemlerin geldiği, tekrarlayıcı bir seyir izler.

Bir kez egzama gelişmişse, kimi tetikleyiciler onu daha da kötüleştirebilir. Egzamayı kötüleştirebilecek tetikleyicilerin bazıları şunlardır :


DİĞER HASTALIKLARA BAK

Kalp Krizi

( Miyokard Enfarktüsü )

Kalp krizi, kalbe kan taşıyan damarlardan birinin çeşitli nedenlerle tıkanması sonucu kalp kasının ilgili bölümünün beslenememesi ve oksijensiz kalmasından dolayı ölmesi ile meydana gelen, şiddetli göğüs ağrısıyla ortaya çıkan patolojik duruma denir.
•••••• DEVAMINI OKU ••••••

Menenjit

( Beyin Zarı İltihabı )

Menenjit, beyni saran zarların, özellikle en içte yer alan pia mater ( ince zar )  ile onun üstünde yer alan araknoit’in ( örümceksi zarın ) iltihabıdır. İltihaplanma bu iki zar arasında yer alan subaraknoid aralıktaki beyin omurilik sıvısında ( BOS'da ) görülür.
•••••• DEVAMINI OKU ••••••

Sakroileit

Sakroileit, omuganın alt bölümünün leğen kemiğine ( pelvise ) bağlandığı bölgede bulunan sakroiliak eklemin iltihaplanmasıdır. Karakteristik belirtileri, bu bölgede yaşanan şiddetli ağrılar ve hareket kabiliyetinde meydana gelen kısıtlamadır.
•••••• DEVAMINI OKU ••••••

Varikosel

Varikosel, erkeklerde testislerdeki kirli kanı taşıyan toplardamarların (venlerin) genişleyerek varisleşmedir. Bir başka deyişle, erkeklerde testislerin toplardamarlarında oluşan varislere varikosel denir.
•••••• DEVAMINI OKU ••••••

Egzama
BURADA YAZANLAR BİLGİLENDİRME AMAÇLIDIR , TEŞHİS ve TEDAVİ İÇİN KULLANILAMAZ.
TEŞHİS ve TEDAVİ İÇİN UZMAN DOKTORA BAŞVURULMASI GEREKLİDİR.