23/05/2016
Türkiye, MR çektirme sayısında dünya şampiyonu oldu. Aşırı MR çekiminin arkasında yatan asıl nedenin şirketlerin cihaz üzerinden para kazanma hırsı olduğu dile getiriliyor.
Röntgen, ultrasonografi, tomografi gibi tıbbi görüntüleme yöntemlerinin en gelişmişi olan manyetik rezonans (MR-Em Ar) görüntüleme, Türkiye'de neredeyse hastalık tespitinden çok, fiyatı 1.5 milyon Euro'yu bulan cihazlar üzerinden para kazandırmaya yarar hale geldi.
Ekonomik Kalkınma ve İşbirliği Örgütü'nün (OECD) en güncel verilerine göre, yılda her bin kişi için 119 MR taraması yapılan Türkiye, bu alanda dünya şampiyonu. Türkiye'yi, her bin kişiye 107 MR taraması düşen ABD takip ediyor. Gelişmiş sağlık sistemlerine sahip ülkelerden İsviçre'de MR taraması oranı binde 61, Almanya'da binde 22 düzeyinde. OECD ülkeleri içinde MR taraması oranı ortalaması ise binde 52 olarak görülüyor.
Diğer yandan, Türkiye'deki tarama sayısı fazlalığının “cihaz bolluğundan” kaynaklanmadığı anlaşılıyor. OECD ülkelerinde her 1 milyon kişiye ortalama 14 cihaz düşerken, Türkiye'de ancak 10.5 cihaz düşüyor. Her 1 milyon kişiye yaklaşık 20 MR cihazı düşen İsviçre'de bile Türkiye'deki kadar sıklıkla tarama yapılmıyor.
Türkiye’de MR Cihazları 10 Kat Fazla Çalışıyor
Çocuk Radyolojisi Derneği Başkanı Prof. Dr. Abdulhakim Coşkun'un verdiği bilgilere göre, cihazların bu kadar yoğun çalıştırılmasının sebeplerinden biri, 600 bin ile 1.5 milyon Euro arasında fiyata satılan kaliteli bir MR cihazının bu maliyetini en kısa sürede çıkarma isteği belirleyici oluyor. Prof. Dr. Coşkun, “Cihazın ortalama fiyatı 3 milyon TL'dir. O cihazın 3 yıl içinde kendisini amorti edip sahibini kâra geçirmesi isteniyor” dedi.
2014 yılındaki Sağlık Bakanlığı istatistiklerine göre, ülkedeki 798 MR cihazının 452'si özel kuruluşlarda, 346'sı devlet ve üniversite hastanelerinde bulunuyor. MR cihazına sahip özel kuruluşlar ya görüntüleme merkezleri kurarak dışarıdan hizmet veriyor ya da hastanelerin radyoloji servisi ihalelerini alarak çalışıyor. Bu ihaleler, MR cihazı ile günlük ortalama 70 adet tarama yapılacağı hesabı üzerinden açılıyor.
Türkiye’de Fiyatlar Çok Ucuz
Firmalar, sürümden kazanma yoluna giderek, tarama fiyatlarını düşük tutup sayıyı artırmaya çalışıyor. Prof. Dr. Coşkun, fiyatın düşük olması sayesinde hem doktorun hem de hastanın, fazla düşünmeden MR taraması isteyebildiğine dikkat çekti. Coşkun “Tetkik fiyatı aşırı düşük oluyor. Ortalama 70 TL, yani 25 dolar. ABD'de 500 dolarla 3 bin dolar, Avrupa'da 250-500 Euro arasında değişiyor” dedi. Coşkun, Sosyal Güvenlik Kurumu'nun (SGK) sayıya bakmaksızın, her yıl MR taramalarını karşılamak için sabit bir bütçe kalemi ayırdığına da dikkat çekiyor. Yani adeta, ayrılan bu pastadan pay kapma yarışı yürütülüyor.
Eve Gitmeyeyim, Tekrar Çekiverin
Hastaların bu yöntemde ısrar etmelerinin başlıca sebeplerinden biri, MR taramasının tomografiden farklı olarak radyasyonsuz uygulandığından, gebeler ve çocuklarda rahatlıkla kullanılabilmesi, ayrıca belirlenmiş hiçbir zararlı etkisinin olmaması. Bunun tek istisnası, bazı taramalarda kullanılan “kontrast maddesi” bu yöntem gebelerde, böbrek hastalarında ve 2 yaşından küçük çocuklarda zorunlu değilse uygulanmıyor.
Doktorların, kendini “daha iyi hizmet almış” saymak isteyen hastalara uyarak MR tetkiki istediğini belirten Prof. Dr. Abdulhakim Coşkun, bir de şu örneği veriyor: “Hasta MR tetkiki yaptırmış, sonucu evinde unutmuş. Evi 1-2 saat uzaklıkta. Gidip getirmek yerine, ‘Tekrar çekiverin' diyebiliyor.”
Ayrıca, bir tarama sonucunu sağlıklı değerlendirmek için 15 dakika gibi bir süreye ihtiyaç duyan doktorlar ise bu işi birkaç dakika içinde tamamlamak zorunda kalıyor. Yani tarama sayısı arttıkça, hizmet kalitesi düşüyor.